Çocukluk döneminde gelişen şemalar, kişinin kendisiyle, başkalarıyla ilişkisiyle ilgili geniş yaygın temalardır ve kişinin yaşamına yayılır. Anıların, bilişlerin, duyguların ve bedensel duyumların karışımıdır ve kişinin yaşamına yayılarak uyum bozucu olabilirler. Yaşantılardan öğrenilip, hayatla başa çıkabilmek için öğrenilen şemalar, zamanla işlevsel olmayan davranış kalıplarına dönüşürler. Yaşamın erken dönemlerinden beri kullanıldıkları için kişiye tanıdık gelerek değişime dirençli olabilir, geçerliliğini sürdürmek için gelen bilgiler bilişsel olarak çarpıtılabilir, yaşanılan olaylar ile tetiklenebilir ve işlev bozucu hale gelebilirler. Bu sebeple çocuk ve ergenlerle şema terapi yaklaşımı, bu şemaların çalışılıyor olması, gelecekteki huzur, çevreyle olumlu ilişkiler içinde olmaları, özerklik, kendini ifade gibi ihtiyaçlarının karşılanması açısından önemli rol oynamaktadır. Yetişkinlere kıyasla çocuklar, sağlıklı başa çıkma yeteneği oluşturamadığı ve sınır koyamadıkları için kontrolsüz dışavuran davranışlar sergileyebilirler. Bu süreçte terapistler, deneyim ve eylemin zihinselleştirildiği somut durumlar ile çalışarak içselleştirilebilir bir sağlıklı yetişkin modu için model görevi görürler. Çocuk ve Ergenler ile şema terapi yaklaşımında ebeveynler gerektiğinde terapiye dahil edilir ve ebeveyn koçluğu ile en temel önlem oluşturulmuş olur.

Şema Terapi’nin Çocuk ve Ergenlerde Klinik Uygulamaları Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Davranış Bozukluğu Depresif Bozukluk Anksiyete Bozukluğu, Fobik Anksiyete Bozukluğu, Sosyal Anksiyete Bozukluğu, Obsesif Kompulsif Bozukluk, Yeme Bozuklukları, Kişilik Bozuklukları vb.

Buradan İletişime

Geçebilirsiniz

Çocuk ve Ergenlerde Şema Terapi yaklaşımı, çocukların ve ergenlerin karşılanmamış temel ihtiyaçlarına odaklanır. Psikoeğitim, yaşadıkları süreç, şemaları ve başa çıkma tepkileri, duyguları, modları hakkında bilgi sahibi olarak, alternatif ve adaptif başa çıkma stratejileri geliştirmeleri için oyun, hikayeler, kuklalar, kartlar, maskeler, resimler yoluyla çalışılır. İçinde yaşadığı süreci giderek anlamlandırmaya başlayan çocuk zamanla duygularının patronu haline gelir ve iç taraftaki duygu karmaşıklığını azaltarak, kendi gerçek gücünü fark etmeye ve yansıtmaya başlar.